SOBALAR
Belli bir yaşın üzerindekiler, soba sözcüğünden dahi etkilenerek o eski kış akşamlarını anımsar diye düşünüyorum.
Zamanımın kışlarında samimi görüntüsü ile evin en baş köşesinde duran kuzinemiz. Üzerindeki bakır güğüm. Maşa üzerinde
kızartılan ekmekler, kestaneler.
Hala kulağımdadır o güğümdeki suyun kaynama sesi. Rahmetli anamın fırın kısmında yaptığı pilavlı hamsi böreği ve kokusu gibi.
Hızlı gelişen teknolojiler ve yaşama alışkanlıklarımız, bu çok özel ev aleti olarak tanımlayabildiğim sobaları terketmemizin
buruk sızısı, anılarımızda kalmış çok eski bir dostu anımsatır gibi olur zaman zaman.
Minyatür ile uğraşmaya başladığımdan bu yana zaten bağımlı olmaya müsait yapım sayesinde her şeye farklı bir gözle bakmaya başladım.
Gördüğüm tüm eşyaların minyatürlerini nasıl yaparım? diye düşünürken bir yandan da elime geçen her türlü gereci bir işte
kullanırım fikri ile bir kenarda küçük bir çöplük oluşturmaya çalışıyorum ))
Bir gün Antalya Büyük Şehir Belediyesinin bir afişi , tam da bahar geldi çiçekler, ağaçlar coştu , kuşlar cıvıldıyor derken beni
birden o eski kış akşamlarına götürüverdi. Evet Türkiye'de ilk ve tek soba müzesi kurulacağı ve minyatürlerinin sergileneceğini
duyuran bir afişti bu.
Zihnimi yokladım, bizim, çevremizdekilerin kullandığı, şimdi asla bulamıyacağımız sobaları düşündüm. İyi bir fikirdi ve bir şeyler
yapmam gerekirdi, hemen kolları sıvadım ve yapıverdim bir şeyler işte...
Ancak daha sonra kurduğum irtibatlarda aslında bu işin amacının Antalya sobacılar çarşısı esnafını hareketlendirmek oraya
bir renk katmak olduğunu öğrendim.
Yani benim şekillendirdiğim gibi bir minyatür standının olmadığını öğrendim. Daha çok görsel ağırlıklı fotoğraf, resim,
film ya da yazılı belgeler tarzında dökünalardan oluşacakmış. Olur ya bu gibi dökümanlara sahipseniz,
Antalya Büyük Şehir Belediyesi Kültür Daire Başkanlığı ile irtibat kurabilirsiniz sanırım.
Eee, her neyse, sonuçta bir iki soba çıkmıştı ortaya ben de yine sizlerle paylaşayım istedim. Kim bilebilir ? ya alıcısını bulurlar, ya da bir projede yerlerini alırlar
Gönlünüz o eski kış akşamlarının yanan sobasının ateşinin sıcaklıyla dolsun...
Esen kalın.
28 yorum:
Your little stoves looks really good.
Thanks for your comment. See you new sharing.
Hocam bunlar ne allasen! Nasıl yapıyorsun inanamıyorum, elinize kolunuza, gözünüze en önemlisi de kalbinize sağlık :) Vay arkadaş vay vay ki ne vay.
Eklemeyi unuttum üstat resmen içim ısındı :)
hepsi çok güzel ama en alttaki en güzeli bence. bayıldım ona rengi duruşu çok hoş olmuş
Merhaba Nihat Bey;
Bloguma yaptığınız ziyaretin iadesi için geldim. Çok teşekkür ederim. Blogunuzu ve minyatürlerinizi gördüğüme sevindim. Yeni bir meslektaş bulduğuma mutluyum :)
Melankolik bir nostalji ve kış mevsimi hayranı olarak sobalarınızı çok sevdim gerçekten. En üstteki iki soba da vardı bizde.Beni çocukluğuma götürdünüz, teşekkür ederim.
Bir işime yarar düşüncesiyle biriktirilen malzemeler bende de çok ama minyatürün içine iyice girdikten sonra artık neyin işinize yaramayacağını da biliyor hale geliyorsunuz ve nispeten düzenli bir malzeme yığınınız oluyor :)
Çalışmalarınızın devamını diliyorum Nihat Bey tanıştığımıza memnun oldum.
Gül
Evet dostum özellikle 50 li 60 lı yılların kuşakları çeşit çeşit sobaların bulunduğu ortamlarda mutlaka yaşadık. Kalorifer ve doğalgazında etkisiyle kombi gibği teknolojik aletler soba keyfinide ortadan kaldırmıştır.
Böyle soba resim veya aksesuarlarınıda görünce şöyle bir geçmişe doğru ister istemez gidiyor, hatıralarımızı tazeliyoruz.
Ellerinize emeğinize sağlık çok güzel çalışmalar.:))
Teşekkürler Ayça Hanım ben de sizin şu balığın renklendirilmiş halini bekliyorum )) tabii renklendirecekseniz.
Saygılarımla
Sağolasın Bolat kardeş )) Bloglar vardır bakınası, bloglar vardır okunası, ben de senin hızına yetişemiyorum bir ara vermeye göreyim bir yığın okunası birikmiş ))
Çok teşekkür ediyorum Gül Hanım. iyi ki de iadeyi ziyaretime gelmişsiniz ve hoş
gelmişsiniz. Yaptıklarınızı keyifle hayranlıkla izliyorum sizin de ellerinize yüreğinize sağlık. Güzel paylaşımlarda buluşmak dileğiyle...
Saygılar.
Teşekkürler Özden dostum. O günlerin tatlı buruk anısıyla yaşıyoruz işte. Bu minyatür ve blog dünyası sayesinde sizler gibi nice güzel insanla tanışma olanağım oldu. Sağolun, varolun.
Que fantasticos trabajos.
Te agradezco que nos enseñes como lo haces, son muy lindas esas estufas.
besitos ascension
Muchas gracias por comentarios agradables))
Ben sobalari cok severim. Hayalimdeki koy evine kavusursam bir gun mutlaka kuzine soba koyacagim icine. Sizinkiler de cok basarili olmus, keske sergiye sizi de dahil etselermis, ne fark ederki farkli bir konsept calismasi olsa?
Teşekkür ediyorum Başak Hanım. Umarım o dediğiniz eve bir gün kavuşursunuz. Aslında herkesin hayalinde böylesine bir düş yatar diye düşünüyorum. Diğer konuda da iki örneğimi yüz yüze görüşerek bıraktım kim bilir belki farklı bir gelişme olur umudundayım.
Evet balığı renklendireceğim ama önce fırınlanması gerekiyor onun, bu cuma fırından diğer çalışmalarım çıkacak renklenmiş olarak. İlk kez sırlama yaptım güvercinim nasıl bir renkte çıkacak merak ediyorum :)
İlkokul bitene kadar, çocukluğunu köyde yaşama fırsatı bulmuş biri olarak soba yaşamını ucundan köşesinden de olsa yakaladım denebilir. Sobanın sıcaklığı hiç bir şey de yok:) Beni de eskiye götürdü desem yalan olmaz yani. Çok güzel olmuşlar. Ellerinize sağlık.
Hepsi çok güzel ancak en en hoşuma giden derseniz üstünde nihat yazanı çok gerçekçi buldum. Ellerinize sağlık Nihat bey. Üzerinde kızartılan minyatür ekmekler, kestaneler ve ev hoş koksun diye üstüne koyulan portakal kabuklarını da eklersiniz belki :) Okuldan geldiğim zamanlar ne uyurdum soba arkalarındaki minderlerde kedi gibi. :)
Minyatür sadece göze hoş ve sevimli geldiği için değil eski anıları tazeleyebildiği, hayalleri gerçekleştirebildiği içinde güzeldir.
sağolun Sarı melek ve sağolun Canan Hanım çok teşekkür ediyorum. Ne mutlu bana gerçekten eğer sizleri o eski anılarınıza götürüp de bir an olsun bugünün karamaşasından uzaklaştırabildiysem eğer. Evet katılıyorum minyatür tılsımlı bir dünya kah bizi eskilere götürüyor kah içimizdeki çocuğu ortaya koyuyor . Ben sevdim bu işi )) Her şey gönlünüzce olsun esen kalın.
Merhaba, ne garip diye baslayacagim kelama, zira Avrupa hala sobali evlerle doluyken, ülkemdeki bu inanilmaz tüketim ve modernlik adina hic edilen gecmis, disardan bakildiginda ürkütüyor. Ne denli dolu dolu almissiniz kaleme ve iyi ki ilginizi cekmis blog ismim ve yorum nezaketinde bulunmussunuz. Zira blogunuzdaki bu harika eserlerden mahrum kalacakti sanata asik yanim. Cok tesekkür ederim. Avusturya'dan saygimla.
saygı benden fikirlopedim )) Aman ne güzel bir konuya değinmişsiniz. İçimiz acısa da bu tüketim çarkı içinde pek çok değerlerimizi yitiriyoruz bir yandan modernleştiğimizi sanarak, dev adımlarla geriye gidişimizi sadece esefle izliyoruz maalesef.. Çok teşekkür ederim.
O sobalarda kestane pişirmenin, ekmek kızartmanın keyfi hiç bir yerde yok sanırım. Sobanın arada tütmesi ve temizlenmesi de ayrı bir sıkıntıydı.
Sıkıntı falan diyorum ama yaşım gereği hiç soba temizlemedim, hep keyifini sürdüm. Bu konuda şanslıyım sanırım :D
Ellerinize sağlık HARİKA olmuş
Çocuklugumda Çatalca civarlarındaki Hallaçlı köyüne giderdik. 80 li yıllardı. Orada kuzine denen hem soba hem fırın olan, odun ateşi ile yanan sobalarda pişen böreklerin, bazlamaların tadı halen damagımdadır.
Birde büyükbabamın evinde seramikten bir soba vardı, vefat edince annemler o sobayı hurdacıya verdi, ufaktım ama içim gitmişti. Sonraları öğrendikki o sobaların antika degeri cok fazlaymıs :)
Teşekkürler gözde hobi . Evet o geri tepmeler , tütmeler pek de sevimli değildi ama anımsamamaya çalışıyorum)) Güzel anılarla kalsın..
Teşekkürler hayatıntadına bakanlar, Çok güzel ifade etmişsiniz siz de sobalı günleri. Maalesef bazen elimizdekilerin değerlerini ancak yitirdikten sonra anlayabiliyoruz. Eşyaların da şanslı ya da şanssızları oluyor işte böyle.
çocukluğumun sıcaklığını ve sevgisini yaşattığınız için teşekkürler... sımsıcak çalışmalarınızın devamı dileklerimle başarılar...
Bloğunuzu ekibimizce çok beğeniyoruz. Sizide Rogar sayfamıza bekleriz.
uzun süredir yazmadığınız için endişeleniyorum... bir sorayım dedim... her şey yolunda mı?
Yorum Gönder